2 Ağustos 2009 Pazar

DUMANSIZ HAVA SAHASI!

Son zamanlarda hükümetin, birbirinden çok farklı siyasi görüşteki sosyal grupların bile desteğini alabilen yasaklarına, açılım ve örgütlenmelerine şahit oluyoruz. Bu yasaklı köklü değişimlere itiraz edilmemesinin sebebi hükümetin yeni projelerinde toplum nezdinde ortak paydalar, farkındalıklar ve bilinçler yaratmasıdır.

Örneğin geçmiş dönemlerde uygulamaya konan Kumarhaneler yasağını ele alalım. Ocakları söndüren, aileleri zor durumda bırakan, insanları kötü yola sevk eden kötü bir alışkanlık olması ve bağımlılık yaratması yasaklanması için yeterli sebeplerdi. Yakın dönemde ise internette porno siteleri, "Youtube" gibi paylaşım siteleri ve kimi radikal ideolojik söylemlerinden ötürü erişimi engellenen kimi sivil toplum kuruluşlarının web siteleri de benzer kaygı ve toplum yararı gözetilerek yasaklanmıştır. Tüm bu yasakların mahkemelerce tescillenip hukukun garantörlüğüne girmesini savunabilirsiniz. Toplumsal genel yargılarımıza, Türk aile yapısı ve ahlak görgü kurallarımıza uygun olduğunu da düşünebilirsiniz. Zaten bir yargı genelleşirse o yargı toplumun egemen yargısı olur ve bir diğer yargıyı içinde barındırmaz, tolerans göstermez. Yasaklamak siyasi erk için en kolay, zahmetsiz çözümdür çünkü eğitim ile insanları bilinçlendirmek çok daha büyük sorumluluk, emek ve yatırım gerektirir. Sayısız yasağı insan haklarına müdahale ettiği gerekçesiyle (vicdan) meşru gösterebilirsiniz. Ancak bu yasakların altında yatan tehlikeyi kendinize sakın yasaklamayın. Siz belki birazdan söyleyeceklerime komplo teorisi diyebilirsiniz ama atılan adımlar hezamankinden bilinçli ise bu artık bir paranoya olmaktan çıkmıştır.
Tüm kurumlarımızın tepesinde bir soru işareti var artık değil mi?

  1. Yargının bağımsızlığının tartışılır hale gelmesi,
  2. Mahkemelerin güvenilirliğinin sarsılması,
  3. Üniversitelerimiz ve diğer eğitim kurumlarımızın öğrencilerini mağdur eden bir sisteme hizmet etmesi,
  4. Ordu ve askerin kirli işlere karışıp yıpranması
  5. Çok vahşice işlenen suçların bile artık toplumca kanıksanması
Bir ihtiyaç var gibi görünüyor öyle değil mi?
Ben tüm bunların iddialardan ibaret veya gerçek olup olmadığını tartışmıyorum, sadece herşeyin tartışılır hale geldiği güvensiz bir ortamı vurguluyorum.
Toplumun genel yargısı böyle ise egemen bir yargıya dönüşmesi an meselesidir. Ortak payda ve toplumsal yarar gözetilerek yepyeni bir devlet modeli ortaya çıkmasına kimse itiraz etmemeli değil mi? Tıpkı kumar, internet, sigara ve başka yasaklarda olduğu gibi......
İtiraz edilemeyen, herkesin benimseyeceği bir ortam oluşmak üzere. Yedekte bekletilen devlet modeli bakalım ne zaman devreye girecek?

8 Mayıs 2009 Cuma

Credits! Money!

You're probably hearing more and more stuff about credit card debt and debt management lately.

Great great genius people showing you the way, handing you step by step guides, instructions on how to eliminate this debt, with recommending you to save more, lower expenses, spend less, more control over purchasing items and bla bla bla. 

This is already becoming a big time sector nowadays. Help me help you kind of business, very very smart smart people they are. As if they are successfully applying an unknown technique to save you...........

How about not spending the money which you don't own in the first place? Be aware that its not your money which you intend to spend. Isn't that a better solution? Simple problems Simple solutions. Be satisfied with simplest tastes, spend money only if its in your pocket.

18 Ocak 2009 Pazar

DEMOCRACY SCHOOL

You learn and teach. You are born hundred percent pure and then what happens during your socializing period? You are taught stuff, things, imposed.........

We will start questioning, read more, research........